Zor günlerden geçiyoruz…
Yüreğimiz acı haberlerin kıskacında, gözyaşları kapı kapı dolaşıyor…
Ne zaman kimin kapısını çalacağı belli olmayan bir kara kervan dolaşıyor ülkemde… Birileri kaosu patlatıyor kahpece!…
44 şehit verdik bu kaosa daha iki gün önce… 44 vatan evladımızı uğurladık gözyaşlarıyla…
Sokaklara döküldük Türk bayrağımızla… İsyanımızı haykırdık milletçe… Türk Milleti olmanın gücünü deyenlere boy gösterdik… Varlığımızı bir kaç kahpe bombayla yokedeceğini sananlara dersler verdik… Dahasına da hazırız dedik gür sesimizle…
Ne çok özlemişiz bizliğimizi… Biz burdayız, hep burada olacağız… Tüm kimliğimizle ve Türklüğümüzle…
Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ” Yurtta Sulh, Cihanda Sulh” sözünü sevgi dağarcığımızın simgesi yaptık ama kahpe düşmana karşı ““Ben size taarruzu değil ölmeyi emrediyorum” emrine de hazırız dedik…
Biz bayrağımız için, vatanımız için, özgürlüğümüz için ve en önemlisi Türklüğümüz için bedel ödemiş ecdadımızla övünürken, devamı olduğumuzu da anlattık üstüne basa basa…
Ve birlik olmaya, birlikte çirkin hesapların kalkanı olmaya hazırız biline…
Denemek isteyenlere öylesine dersler verdik ki bunları destanlaştırdık dilimizde, türkülerimizde, ezgilerimizde…
Kahramanlık türküleri, şarkıları yazdık göğsümüzü gere gere…
Gerekirse tekrarını yazmaya hazırız yine…
Kahramanlık kahraman bir milletin madalyasıdır, türküleri sanatıdır… Tarihe attığı kahramanlık imzasıdır!..
Bu türküler dile geldi geçenlerde… Bu türküler ” MEMLEKETİM” gecesinde bizi yeniden bize getirdi…
Akçaabat yine farklılığını sergiledi… Türküler ve Şarkılar eşliğinde yüreğimiz alevlendi… Yüreğimiz kenetlendi… Yüreğimiz şaha kalktı…
Yüreğimize acı düşürmeye çalışanlara inat bu gecede Akçaabat dimdik ayakta olduğumuzu gösterdi, gururla…
Akçaabat Belediyesi Türk Sanat Müziği Korosu ve Türk Halk Müziği koroları birlikte çıktı sahneye…
O muhteşem gecede birbirinden güzel öyküler türkü oldu, şarkı oldu dillerde…
Akçaabat Belediyesinin Hamam Çimeni’nde yapılan yeni salonunda görülmeye değer ve unutlamayacak bir sahne vardı…
Sahnede birbirinden değerli güzel insanlar vardı… Muhteşem sesleriyle…
Bizi kahramanlık türküleriyle, şarkılarıyla kenetlediler… Dile getirdiler… Gurur gözyaşı oldu, nemli gözler bıraktı ardında…
Ağladık, sevincimizden ağladık…
Bu muhteşem tabloya bakınca, değerlerimizin zenginliğiyle gurur duyduk, onur duyduk.. Hakettik…
Yıllarını vermiş üstad Şeflerimizle; Sanat Müzeği Şefi Salih Kazancıoğlu, Halk Müziği Şefi Serdar Pul ile…
Saz ekibinde Türk Sanat Müziğine yıllarını veren Bestekar, Kanun Sanatçısı Büyük Üstad Özdemir Hafızoğlu, Udi Adil Kolaylı hocalarımızla ,
Halk Müziği saz ekibinde hepsi birer değer olan Hüseyin Serdar Birinci, Muharrem Gaydan ve diğer genç arkadaşlarımızla
Korolarda görev alan birbirinden değerli ses sanatçılarımızla o muhteşem gecede coşkumuz zirve yaptı…
Ne muhteşem geceydi… Türküler alıp götürdü bizi, şarkılar düşündürdü…
Ve o gecede yine gurur duyduğumuz bir değerimiz daha vardı, yıllarını tiyatroya veren ve diksiyonu ve kültürüyle bir simge olan Bülent Mumcu Hocamız…
Böylesine değerleri bir arada toplayan Akçaabat Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Turhan Bektaşoğlu’na da ayrıca teşekkür etmek istiyorum.
Bu ışığın sürekliliğini sağlayan ve en büyük destek olan Belediye Başkanımız Sayın Şefik Türkmen’e de ayrıca teşekkürler…
O kadar güzellikler vardı ki , o kadar duygulandık ki , o kadar sevdik ki biz bu muhteşem geceyi…
İşte buradan haykırmak istiyoruz bizi bizden alıp götürmeye çalışanlara…
Biz burdayız, hiç ölmedik ve öldürülmedik… Türk Milleti olarak şanlı devletimizle, şanlı ordumuzla, şanlı emniyetimizle burdayız…
Ne siz bizi alıp götürebilirsiniz karanlığınıza, ne de biz size yenik düşeriz…
Biz varya biz böyle bir milletiz… Türküler söyler, türkülere kahramanlıklarımızı madalya yaparız…
Anadolu’nun her karışında, her köşesinde ve her zirvesinde Türk Bayrağımızın önünde dimdik nöbet bekleriz…
Kahpe kurşunlara, kahpe bombalara boyun eğmeyiz…
Yüreğimizdeki sadece bir sızısıdır canın, insanlığımızdandır!..
[huge_it_gallery id=”59″]
